Tartıdaki Rakama Odaklanma

Diyet yaparken kilo kaybına odaklandığını biliyorum. Ancak tartıdaki rakama takılmak artık eskilerde kaldı. Çünkü gerçek fark, yağ ve kas kitlendeki değişimle ortaya çıkar -ki bu da yağ analizi takibi demektir.

Aynı kiloda ve boyda olan birçok kişi yan yana geldiğinde, total yağ, su ve kas kitleleri dağılımına göre karşımıza farklı vücut hatları çıkar. Örneğin, 70 kilo ağırlığında ve aynı boyda olan iki kadın düşün: Biri egzersiz yapıp sağlıklı besleniyor, diğeri ise hareketsiz bir yaşam tarzına sahip ve beslenmesine dikkat etmiyor… Sence ikisine de aynı hedef kiloyu belirleyip aynı önerilerde mi bulunacağız? Tabii ki hayır. Çünkü egzersiz yapmayan ve kötü beslenenin yağ oranı idealin üzerinde çıkarken; diğer kişinin kas ve sıvı ağırlığı yüksek, yağ oranı minimumda olabilir, bu durumda da zayıflama diyetine ihtiyaç duymayabilir. Özetle, boya göre kilo hesaplama devri kapandı.

“Zayıflık” Her Zaman Güzel Değil

“Ne kadar zayıflamışsın, hasta mısın?” gibi endişeli yorumlar alıyorsan, bil ki sıvı kaybetmişsindir ve belki de kas kitlen azalmıştır. Yani istemediğimiz yerlerden kilo kaybetmişsindir. Diğer taraftan tartıda herhangi bir değişim olmazken, giremediğin pantolonlara girer olmuş ve daha fit görünür hâle gelmişsen, çevrenden vücudunun ne kadar güzelleştiğine dair iltifatlar alıyorsan da bil ki yağ kaybetmişsindir. Bazen kilonu soranlar verdiğin cevaba inanamazlar; sen “57” dersin, onlar ise senin en fazla 52 olduğunu iddia ederler. İşte bu en idealidir; vücudunun kas ve su ağırlığı yüksek, yağ ağırlığı düşük demektir. Ve bu kilonu koruman da kolay olur.

Danışanlarımla en zorlandığım haftalar, kilolarının artıp yağ oranlarının düştüğü zamanlar… Kiloya takıldıkları için aslında zoru başarmış olmanın mutluluğunu yaşayamıyorlar. Vücut o hafta bir kilo yağ vermiştir, ancak 1,5 kilo kas ve su kazandığı için ya da regl dönemindeyse şişkinlik olduğundan tartıda ağır çıkmıştır. Aslında bu durum normal ve istediğimiz bir şey!

Ben bunu vücudumuzda yağ odacıklarının boşalmasına ve bedenin bu fırsatı değerlendirerek eksik suyu tamamlamak adına kendini suyla doldurmasına benzetirim hep. Sonuçta ağırlık aynıdır ama hacim farklıdır. Şunu düşün: 300 gram elmayla 300 gram muzun şekli aynı mı? Hayır. İşte yağ ve su değişim farkı da buna benzer. İşte bu nedenle kiloya takılmadan bedenini forma sokmaya odaklanmalısın.

Sonuç Odaklı Diyetin 3 Kuralı

1

Kalıcı kilo kaybı yaşamak ve doğru beslenmeyi alışkanlık edinmek için yoluna en azından bir yıl, bir diyetisyenle devam et. Bugüne kadar yaptığın diyet hatalarını tekrarlamak istemiyorsan, yenilikleri senin için takip eden diyetisyeninle olan sıkı bağını kaybetme. Sürdürülebilir, sana özel bir beslenme planıyla mutlu ol, gençleş, güzelleş!

2

“Battı balık yan gider” yerine “Zararın neresinden dönsen kârdır” mantığını benimse. Yemen gerekenden çok mu yedin? Sonraki öğünlerde sebze çorbası veya sebze yemeği tüketmeye çalış ve hareketini arttır. Çok fazla abarttığını düşünüyorsan; bir gününü sebze, yoğurt ve iki yumurtayla geçir. Böylelikle daha iyi hissedecek ve sonraki gün listene daha motive olmuş bir şekilde döneceksin.

3

Uykusuzluk, stres ve hareketsizlik en büyük düşmanların; onların diyetini sabote etmesine izin verme.

Doğru Beslenmeye Giden 10 Adım

Deneyimlerine dayanarak söyleyebilirim ki, sonuç odaklı gidenler ve haftalık değişimlere takılıp moral bozmayanlar, keyifle ve fark etmeden kilo veriyor. Hatta bunu yaşam şekli hâline getirebiliyor. İşte doğru beslenmeni garantileyecek ipuçları:

  • Her öğünde bolca sebze, söğüş tüket.
  • Davetlere aç gitme, mutlaka gitmeden evvel sağlıklı bir şeyler atıştır. Ancak diyetini bozmak durumunda kaldıysan mantık çerçevesinde hareket et: Tatlı, ana yemek ve içecek gibi üç riskli gruptan sevdiğin birini seç. Üçünü birden değil! Unutma, üç yanlış bir doğruyu götürür.
  • Sıvı tüketimine önem ver.
  • Her gün bir öğününde mutlaka sebze çorbası olsun.
  • Her hafta bir gün, dengeleme günün olsun. O gün yaptığın kaçamakları telafi et. Telafisi olmayan kaçamaklar yapma ki o bir gün kalan altı gününü dengeleyebilsin.
  • Dönemin trendi olan, geçici diyet akımlarından uzak dur; onlar seni amacına ulaştırmaz.
  • Baharat karışımlarını her öğün kullan ve metabolizmanı hızlandır.
  • Bağırsak floranı probiyotiklerle besle. Bağırsakların sağlıklıysa, mutluluk hormonunun artmasını sağlar; bu da seni tok hissettirir.
  • Sağlıklı yağları tüketmekten korkma. Onları farklı kombinasyonlarla beslenmene ekle.
  • Ekmekten de korkma ama günde dört dilimi geçme. Sağlıklı karbonhidrat kaynağı olarak sebze de yiyebilirsin.

Berrin Yiğit’in Favori Tarifleri

KUŞKONMAZLI MUFFİN

2 adet yumurta

1 su bardağı kinoa unu

1 kâse mantar, ince kıyılmış

1 kâse kuşkonmaz, ince kıyılmış

1 adet küçük boy kırmızıbiber, ince kıyılmış

5 dal dereotu, ince kıyılmış

5 dal maydanoz, ince kıyılmış

1 su bardağı ev yoğurdu

1 çorba kaşığı chia tohumu

¼ paket kabartma tozu

Bol baharat karışımı

Bir tutam mahlep

Bir tutam susam

Üzeri için:

Birer tutam chia tohumu ve çörekotu

Tüm malzemeleri derin bir kapta karıştır. 15 adet muffin kabına fırçayla zeytinyağı sür. Karışımı eşit olarak muffin kaplarına bölüştür. Üzerini chia ve çörek otuyla süsle. 180 derece ısıtılmış fırında 20-25 dakika pişir.

AHUDUDU, ÇİKOLATA VE KİNOALI MUFFİN

1 adet yumurta

1 çorba kaşığı keten tohumu

3 çorba kaşığı su

1/2 su bardağı muz püresi

1/2 su bardağı elma püresi

1/2 su bardağı badem unu

1/4 su bardağı akçaağaç veya agave şurubu

1+3/4 su bardağı yulaf unu

1/4 su bardağı badem sütü

1 çay kaşığı tarçın

1/4 çay kaşığı tuz

1/3 su bardağı ahududu

1/3 su bardağı bitter çikolata parçacıkları

Tüm malzemeleri derin bir kapta karıştır. 12 adet muffin kabına fırçayla zeytinyağı sür.

Karışımı eşit olarak muffin kaplarına bölüştür. 180 derece ısıtılmış fırında 20-25 dakika pişir.